Zafer Partisi Çorum İl Başkanı Bedii Onan, emekli vatandaşların alacağı zamlı maaşların, kök maaş engeline takıldığını belirterek; ‘Yapılan % 49.25 lik maaş artışı, kök maaş sebebiyle emeklilerin büyük çoğunluğunun maaşında bir değişiklik yapmadı. Milyonlarca emekli, tabandan ödenen on bin liralık maaşlara mecbur kaldı. Süreçte bir değişiklik olmazsa emekliler temmuz ayına kadar on bin liralık maaşları almaya devam edecekler.’ dedi.
BAĞ KUR ve SSK emeklilerinin dışında EMEKLİ SANDIĞI’na tabi MEMUR emeklilerinin emekli maaşları da tatmin edici seviyeden oldukça uzakta olduğunu dile getiren Bedii Onan, ‘On bin lira maaş, emekliye yetmez.’ diye konuştu.
‘3 Kasım 2002 öncesi çay ve simit hesabı yapan iktidarın tekrardan bu hesabı yapması ve vatandaşın içinde bulunduğu durumu bir kez daha göz önüne sermesi gerekir.’ Diyen Zafer Partisi Çorum İl Başkanı Bedii Onan, basın açıklamasında şu görüşleri dile getirdi:
‘Mevcut iktidarın yönetime geldiği 2002 yılında ortalama bir memur maaşı 578 lira iken memur emeklisinin aylığı ise 502 lira idi. Memur emeklisi, memur maaşının % 87 ine denk gelen bir emekli maaşı almaktaydı. Günümüzde ise, ortalama memur maaşı 37.333 lira iken, memur emeklisinin ortalama aylığı 15.445 liraya yükselmiştir. Memur emeklisinin almış olduğu emekli aylığının, memur maaşına oranı % 41 i seviyesine gerilemiştir. Eğitimli ve kariyerli beyaz yakalı emeklilerinde yaşanan hayat pahalılığı karşısında alım gücü düşmüş, bu kesiminde dayanacak gücü kalmamıştır.
‘ÜLKEMİZDEKİ TÜM EMEKLİLERİN HALİ ORTADADIR’
Emekliler, düşük maaşlar ile yaşamlarını sürdürmeye çalışmaktadırlar. Emeklilerin enflasyon ve hayat pahalılığına karşı ezdirilmediği söylemleri, içi doldurulmayan emekliler yılı ilanı, emekliler için ne gelecek vaat ediyor, ne de durumlarının geriye gitmesini önlemiyor.
Emekli vatandaşlarımız, geçim sıkıntısından kurtulmak, geçim sıkıntısı çekmeden yaşamak istiyor. Lakin kendilerine reva görülen yeni maaş on bin lira rahat bir yaşantı sürmeye yeter mi? Elbette ki hayır. Bu maaş emekliye yetmez. Ev kirasına yetmez. Mutfak harcamalarına yetmez. Isınma ve aydınlatma faturalarını ödemeye yetmez. Mütevazı bir elbise ve ayakkabı almaya yetmez. Hasta emeklinin sağlık giderlerini karşılamaya yetmez. Emekli maaşları emeklilerin temel ihtiyaçlarını asgari seviyede karşılayacağı seviyeye yükseltilmelidir. Nafile sözler ve söylemler emeklilerin içinde bulunduğu durumu değiştirmeyecektir.
Kamudaki harcamaların ve savurganlıkların faturasını emekli kesimi ödemektedir. Bir yıldır seçim ekonomisi ile yönetilen ülkemizde artık her türlü ihtiyaç malzemesinin fiyatı günlük olarak değişmektedir. Belli dönemlerde çalışanların ve emeklilerin maaşlarına yapılan zamlar bir sonraki ay erimekte ve satın alma gücünü kaybetmektedir.
Başta emekliler ile asgari ücretliler açlık sınırı altındaki maaşlar ile yaşamlarını nereye kadar sürdürebileceklerdir?
EMEKLİLERİN İKİ YAKASI NE
ZAMAN BİR ARAYA GELECEKTİR?
Emekli vatandaşlarımızın günümüzde bir araya gelmekten uzak iki yakası ne vakit bir araya gelecektir? Ortada bir enflasyon ve hayat pahalılığı var. Geçinemeyen bir emekli kesimi var. Emekli vatandaşlarımız içinden çıkılmaz derin fakirlik ile mücadele etmektedir.
Maalesef ‘Kök Aylık’ engeli ile dizginlenmiş maaşlar ile azgınlaşmış fiyatlar arsında kalan dar gelirli, düşük gelirli emekliler var. Elektrik ve ısınma giderlerini ödemekte güçlük çeken ciddi aileler var. Karın doyurmaktan uzak ekmek fiyatları, rica minnet lütfen seçime kadar dizginlenmeye çalışılıyor. El insaf, avuç içi kadar ekmek 8 lira oldu. İtibardan tasarruf olmaz derken vatandaş yaşantısından ciddi fedakârlıklar yapmaya başladı. Yetmeyen maaşlardan dolayı vatandaş kredi kartı ile ayakta durmaya çalışıyor. Bunun da bir bedeli var. Vatandaş tüketimi için yaptığı harcamalara faiz ödüyor. Yüksek faize kim ne kadar dayanabilir? Emekli vatandaş çareyi kredi kartında buluyor. Emekli vatandaş bir gayretle ayakta ama bilinen bir gerçek, ek hesaplar ve kredi kartı emeklinin asla dostu olmayacaktır.
Derin fakirlik çaresizliğine düşen bir kesim vatandaşımız da sosyal yardımlar ile ayakta, bir kesim de alıştırıldığı fakirlik ile kaderini yaşıyor. Enflasyon, deflasyon, stagflasyon derken, ekonomist Mahfi Eğilmez den gelen son tanımlar olan skimpflasyon ve shrinkflasyon emeklinin sofrasında ve cebinde son kalanları da götürecektir.
‘ÇAY VE SİMİT HESABI YAPAN İKTİDAR,
BU HESABINI YENİDEN YAPMALIDIR’
3 Kasım 2002 öncesi çay ve simit hesabı yapan iktidarın tekrardan bu hesabı yapması ve vatandaşın içinde bulunduğu durumu bir kez daha göz önüne sermesi gerekir. Günümüzde bir bardak çay 7,5 lira, bir simit ise 9 lira olmuştur. Kişi başına üç öğün maliyet 49,5 liradır. Aylık maliyet ise 1485 lirayı bulmaktadır. Bu bir kişi için Çorum şehri özelinde maliyettir. Bir tarafta da kök maaş engeline takılmış en düşük emekli maaşı on bin liralık satın alma gücü vardır. Emekli vatandaş almış olduğu emekli maaşı ile çay ve simit ile karın doyurmaktan çok uzaktır. Vatandaş geçinemiyorsa sorumlusu mevcut iktidardır. Vatandaşın karnını doyuracak, geçimini sağlayacak olan da mevcut iktidardır. İktidar mensupları dış güçler, ekonomik terör gibi soyut isimsiz sebepler ile emekli vatandaşları oyalamaktan vazgeçilmedir.
Geçiş garantili otoyol ve köprüler, hasta garantili hastaneler, üzerinden uçak havalanmayan hava alanları gibi hazineden yapılan ödemelere son verilmeli, toplumun kanayan yarası olan emekli maaşları gerçekçi düzenlemeler ile rahat geçim sağlayacak düzeye taşınmalıdır.
