Bu hafta başlarken karşılaştığımız büyük değil, çok büyük bir felaket bizi derinden yaraladı. On ili çok etkileyen, iki ilin ise kısmen etkilendiği deprem yine binlerce can aldı. 750 atom bombası gücünde bir enerjiye sahip bu depremin, yıkma oranı ise 12 üzerinden 11’dir. Yani maksimum seviyeye ulaşmış bir depremden bahsetmekteyiz. Yerin beş kilometre altında olması da sığ bir deprem olması açısından bu yıkımı olumsuz etkiledi. Değerli dostlar, çok kural tanır bir toplum değiliz. ‘’Aman oluversin.’’, ‘’Hadi tamam’’ gibi ifadelerle birinin işini görme gayesinde olduğumuzdan; aslında ona yarar sağlar zannederken, zarar verdiğimizin de farkında değiliz. Bir diğer unsur ise bizde yasalar parça bölük. Yüzyıllardır uyguladığımız yasaları bir kenara atıp, ucube ve birçok yerden topladığımız yasalar ile yönetmeye çalıştığımızdan, bir türlü bir uyum oluşamamaktadır. Bu ise ne kadar yasa çıkartırsanız çıkartın, birileri bir deliği bulup oradan yürümektedirler. Troller Bu deprem felaketinde de, yine bu troller yapacağını yaptılar. Bu depremi fırsat bilen hainler, Sahibi yurt dışı kaynaklı bir kanalda ‘’Asker nerede, bak yasa çıkarttınız bu yüzden asker deprem bölgesinde değil’’ diyor. Yani bu kanal lalettayin bir kanal olsa anlarım; ama bu belli bir kesimin, Kabe’si konumunda ki bir kanal. Bu arada benim önümde de TRT HABER açık, bakıyorum askerler canla başla enkazın üzerinde… Sorsan; ‘’Bak asker orada desen;’’, ‘’Biz söyledik de geldi. Biz muhalefet yapmasaydık, askeri oraya göndermezlerdi.’’ diyeceklerdir. Bunların kuyruk acısını anlıyorum. Bir olayda, bir durumda asker emir almadan, müdahale edemez maddesi onları rahatsız etti. Darbenin legalliği önlendiği için rahatsızlar. Müteahhitler Bu faciada, her faciada olduğu gibi yine insanların sorduğu bir soru var. Üç binadan ortadaki yıkılmış, diğer ikisi dimdik ayakta duruyor. Evet, yıkılan binayı müteahhit, kendi parası ile yaptı. Bizde bir huy depreşti, kime bir şey söylesen hemen, saldırıya geçiyorlar, hiçbir kurum kendine bir şey söylettirmiyor. Neymiş efendim, müteahhitler böyle bir şey yapmaz. Peki kardeşim, bu kum yığınına dönen binayı kim yaptı. Yahu bunun kolonu, kirişi yok mu? Bir bina kum yığınına döner mi? Belediyeler Tamam deprem hepimizin kaderi ama bu kaderi biz zorlamıyor muyuz? Zannederim Televizyonda gördüm Adana’da bir bina belki 30 katlı, çevresinde ona destek verecek bina da yok. Sallanıp duruyor. Buna kim izin verdi? Belediyeler. Hem deprem kuşağında bir şehir olacaksın hem de 30-40 katlı binalara izin vereceksin. Herkesin ağızında bir yapı denetim var. Yapı denetim, binanın sağlam yapılmasını denetler. İmar izinleri belediyeye aittir. Belediyelerin en büyük sorunu İmar başkanlığıdır. Rüşvet, adam kayırma, hep bu başkanlık bünyesinde olur. Ataşehir Belediyesi, yok Beşiktaş Belediyesi, yok Bilecik Belediyesi bakın hep imar kısmındaki sıkıntıdan dolayı, kanuni işleme tabi tutulurlar. Siz hiç Sosyal ve Kültürel Daire Başkanının ya da o bölüme bakan Başkan Yardımcısının bir soruşturma geçirdiğini gördünüz mü? Yok! Bu bölümün belediyelerin elinden alınıp, tüm bakanlıkların dışında yeni bir yapılanmaya gitmesi gerekiyor. Bir kasabanın en zenginleri arasında müteahhitleri sayabiliriz. Bunlarda maalesef seçimlere parasal olarak ya da oy olarak etki etmektedirler. Tabi bunun karşılığını da istemektedirler. Örneğin bir yerde gördüm, kaldırımda yürüyor ve yağmur yağıyorsa kafanıza hiç yağmur düşmüyor. Çünkü müteahhit kaldırıma evi öyle bir dayamış ki, kaldırımdan geçerken kafanıza yağmur damlaları düşmüyor. Otellere yerleştirilmesi Bugün bu konuları konuşmamak gerekir ama maalesef, istediğiniz kadar söyleyin, bu oy işi devreye girince işler değişiyor. Bu arada acil olarak, Akdeniz’deki yazlık otellerin açılarak, gitmek isteyen depremzedelerin buralara yerleştirilmesi gerekir. Şu ana kadar bir otel sahibi ‘’Buyurun gelin’’ dedi. Hemen bu insanların, özellikle de kadın ve çocukların o ortamdan kurtarılması gerekiyor. Osmancıklı asker Bu yazıyı yazdığımda ölüm sayısı 3.381’i geçmişti. Bunlar olduğu kadar ilçemize de bir ateş düştü. İlçemiz nüfusuna kayıtlı Piyade Er Mert Can Sümbül, Hatay’da meydana gelen depremde göçük altında kalarak şehit olmuştur. Şehidimize ve diğer vefat edenlere Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı dilerim. Değerli hemşerilerim; Bu haftaki yazım ile Evrim Gazetesi’ndeki köşe yazarlığımın birinci yılını doldurmuş bulunmaktayım. Kesintisiz bir yıldır yazdığım bu yazılarda, bazen sizleri kırmış da olabilirim. Belgesiz bir şey yazmadım. Ama yine de gücenenler oldu. Şunu bilin ki siz değerli hemşerilerimi seviyorum.